Tarihte Mastürbasyon: Antik Dönemlerden Cinsel Devrime Uzanan Yolculuk
Tarihte Mastürbasyonun Yükseliş ve Düşüşleri
Bugün sahip olduğumuz birçok özgürlüğü, özellikle de kendi kendimize zevk alma hakkımızı kullanmayı, çoğu zaman hafife alıyoruz. Ancak, tarihte bu hakları korumak ve sürdürmek oldukça zorlu bir mücadele gerektirdi. İnsanlık tarihine baktığımızda, mastürbasyon ve cinsellik konusundaki görüşlerin dalgalı bir seyir izlediğini görebiliriz. Günümüzde mastürbasyonun hayatımızın sağlıklı ve yararlı bir parçası olabileceğini daha fazla insan kabul ederken, yakın zamana kadar bu konu oldukça tabu bir meseleydi. Ancak daha da geriye gittiğimizde, mastürbasyonun her zaman bu kadar gizli kapaklı bir konu olmadığını görüyoruz. Gelin, tarihte mastürbasyonun nasıl algılandığına dair inişli çıkışlı bir yolculuğa çıkalım.
Mısırlı Gibi Mastürbasyon Yapmak
Mastürbasyonun kamuoyundaki yansımasını anlamak için, toplumda zaman içinde nasıl algılandığını ve bu algının çeşitli çevrelerdeki değişimini bilmek önemlidir. Tarihsel olarak, mastürbasyon her zaman olumsuz bir şekilde görülmemiştir. Örneğin Antik Mısır'da mastürbasyon, firavunlar için adeta bir zorunluluktu. Evet, mastürbasyon bereketin simgesiydi. Mısır mitolojisine göre ilk tanrı Atum, nem tanrıçası Tefnut ve hava tanrısı Shu'yu boşalarak yarattı. O günden sonra, tüm firavunlar ve halkları, Nil Nehri'ne boşalarak bolluk ve bereket sağlamakla yükümlüydü.
Ne yazık ki, tarihte bu olumlu bakış açısı uzun sürmedi. Bazı toplumlar, mastürbasyonu günah olarak görmeye başladı. Bu görüş aynı zamanda eğitim sistemi ve medya aracılığıyla da yaydı.
Doktor Bey, Mastürbasyonumu Azaltmak İçin Biraz Mısır Gevreği Alabilir miyim?
1700'ler ve 1800'lerde bazı doktorlar, mastürbasyonu bir hastalık olarak görüyordu. Dr. Samuel-Auguste Tissot, seminal sıvının vücuttan büyük miktarlarda kaybının hafıza kaybı, görme bozuklukları, baş ağrıları ve hatta akıl sağlığı sorunlarına yol açabileceğini iddia ediyordu. Bir diğer ilginç figür ise, mısır gevreğinin mucidi Dr. John Harvey Kellogg'du. Mastürbasyonun bir "hastalık" olduğunu düşünen Dr. Kellogg, cinsel dürtüleri baskılamak için hastalarına olabildiğince tatsız mısır gevrekleri yedirmeyi öneriyordu.
Cinsel Devrim
1960'larda cinsel devrimle birlikte, mastürbasyon ve cinsellik konusundaki katı kurallar gevşemeye başladı. Cinsellik ve bireysel özgürlükler hakkında daha açık fikirli düşünceler yayılmaya başladı. Bu dönemde, D.H. Lawrence'ın "Lady Chatterley's Lover" ve Henry Miller'ın "Tropic of Cancer" gibi daha önce yasaklanan kitaplar tekrar basıldı ve cinsel pratikler ile cinsel kimliklerin çeşitliliği kabul görmeye başladı.
Özet
Tarih boyunca mastürbasyona yönelik tutumların inişli çıkışlı bir seyir izlediğini görmek oldukça şaşırtıcı. Neyse ki, günümüzde cinsel sağlığın ve kendine zevk vermenin yararları daha çok kabul görüyor. Ancak tarih bize gösteriyor ki, elde edilen haklar her zaman güvende değil. Özgürlüklerimizi korumak ve bu hakları gelecek nesillere aktarabilmek için kendimize ve bedenimize duyduğumuz saygıyı sürdürmeliyiz. Öyleyse kendinizi sevin, kendinize zaman ayırın ve bu doğal hakkınızın tadını çıkarın!
Etiketler: tarihte mastürbasyon, cinsel devrim, inanışlar ve cinsellik, medyanın cinsellik algısı, cinsel sağlık tarihi
Kasım 07, 2022
Listeye dön